30 Kasım 2012 Cuma

Haftanın favori oyuncağı

Arkadaşlarımız iyi bilir bizim oyuncak odasını, kreş gibi oldu oda... Efe büyüdükçe ilgi alanları değişiyor, her hafta değişik bi oyuncağı eline alıp günlerce bırakmıyor. Bu haftanın oyuncağı Smart Games'den aldığım mıknatıslı çubuk ve toplar. Hayal gücünü kullanarak mikrofon, telefon, merdane gibi şekiller yapıyor. Hem hayal gücü zenginleşiyor hem de dil gelişimi ilerliyor.
2010 yılında Hollanda'da yılın oyuncağı ödülünü almış bu ürün.Uzun yıllar oynayabileceği bir oyuncak olmasının yanı sıra çocukların 3 boyut algısını ve zekasını geliştirmeye yardımcı. Merak edenler için; zekids Mağazası'ndan bulabilirsiniz.
http://www.zekids.com/smartmax

28 Kasım 2012 Çarşamba

AVM'lerde asansör macerası

Efe doğmadan önce hiçbir AVM'nin asansörü nerede bilmezdim. 21 aydır bu asansörlerde başım belada. Genç ve sağlıklı görünen, elinde baston vs. Olmayan, bebek arabaSIZ, tekerlekli sandalyeSİZ  binlerce insan gördüm bu asansörlerin içinde. Sebebini anlamıyorum, anlayamıyorum. Elimde bebek arabası dakikalarca sıra bekliyorum, sıram gelince nihayet ulaşıyorum asansöre fakat bu kez de içeride bir itişme kakışma söz konusu oluyor.
Asansör sırası beklemek ve gideceğin kata gitmek için verdiğin uğraş süresini, yürüyen merdivenlerde geçirsen İnan daha az zaman kaybedersin.
Hiç bir şeyin kurallara uygun yürümediği güzel ülkemde , bunun için üzülüp sinirlenmem yersiz herhalde...

Duvar ressamı

18 aylık olduğundan beri, önceleri benim ısrarım, sonrasında kendi isteğiyle, oyun hamuru ve boyalarla haşır neşir oluyor Efe. Başlarda sadece benim gösterdiğim yerlere çizim yapsa da şimdilerde duvar parke heryer boya içinde. Kendimce bi çözüm buldum. Duvarlar nasıl temiz kalır? Kırtasiyeden aldığım kartonları oyun odasının duvarına yapıştırdım. Diğer taraflara geçmemesi gerektiğini de babası gayet güzel anlattı Efe'ye.  Şimdi boya kalemlerini aldığı gibi doğruca oyun odasının duvarlarına, eserlerini yapmaya:)

27 Kasım 2012 Salı

Twinkle twinkle puhuu:)

Doğduğundan beri " twinkle twinkle little star" şarkısını hem benden hem de gymboreede öğretmenlerinden sıklıkla duyuyor. Elbetteki ilk ezberlediği şarkı bu! Annemin aldığı kavanozların karton kutusunu atmamıştım. Akşam babamız eve geldiğinde Efe hemen kitaplarını götürüyor oku diye yada o günkü favori oyuncağını veriyor oynayalım diye... Geçen akşam baktımki babası çok sevdiği 'baykuşu'na çok güzel bi yuva yapmış sakladığım karton kutudan. Çok da sevimli olmuş bence. Şimdi ya şarkıyı söylerken baykuşu klipteki gibi yuvasına konduruyor yada " yavru baykuşlar" kitabını okurken oynuyor. Teşekkürler babası:)

Pırtık tekir

Efe 4 aylıktı ona kitap okumaya başladığımda. Şimdi hangi kitabı isterse getiriyor hiç sıkılmadan dinliyor beni. Ama bu pırtık tekir tam anlamıyla favorisi. Artık sayfalarına bakmama bile gerek yok ezberden okuyorum. İşin güzel tarafı Efe de artık ezberledi ben başlayınca devamını o getiriyor. Şüphesiz Julia Donaldson ve Axel Scheffler' in payı büyük bunda. Hikaye süper resimler daha da güzel. Madem bu kadar sevdi bu kitabı ben de ona 'Pırtık ve Cimcim tekir' in birer kopyalarını yapmak istedim.
Yoğurt kapaklarını gri kartonun üzerine koyarak ikişer daire kestim. Kulak ve kuyruğunu da hazırladıktan sonra birleştirme işlemini ona bıraktım. Şimdi kitabı okurken bir de bunları alıyoruz yanımıza. Sevimli oldular ama değil mi?

24 Kasım 2012 Cumartesi

Mama mia pizza

Geçen hafta gymboree play learn dersinin konusu pizzaydı. Efe, değil pizza hazır tost ekmeği bile yiyemediği için eve gelince " efe usulü" pizza yapalım dedim. Hamur yapımından yeme aşamasına kadar Efe'yi de işe dahil ettim. Un, su, tuz ile hazırladığım hamurun üzerine keçi kaşarı, zeytin, taze soğan, biber ve domates koydum. Sadece domates yasak bize ama Efe görsün diye 2-3 tane koydum. Sonuçta artık Efe de pizza ile tanıştı. Bu hafta Rüya öğretmenimizin tavsiyesinde ıspanak ve keçi peynirlisini denemeyi düşünüyorum

istanbul'da sonbahar

Yaz bitti, havaların soğumasıyla Efe de evde daha çok sıkılmaya başladı. Her gün değişik aktivite düşünerek Efe'yi oyalamaya çalışıyorum ve bu hiç de kolay değil... Hele ki İnek sütü alerjisi olan bi çocuğa her öğün değişik menü hazırlıyorsanız daha da zor... Öğlen uykularımız kısaldı ve her öğlen uykusu öncesi bi turluyoruz mahallemizi. Geçen gün yine çıktık dışarı, kendisi yerlerden kurumuş değişik renk ve boyutlarda yapraklar topladı, bir de 'kuştüyü' buldu yerden:) Ben de hem aktivite olsun hem de hatırası kalsın diye eve gelince siyah bir karton üzerine yapıştırttım onları. Eve gelen her yakınımıza gösteriyor eserini:)